3 Kasım 2016 Perşembe

ANSİKLOPEDİK BİLGİ OLARAK MANTAR


Sadece fikir verebilmek adına…
! Dünyada birbuçuk milyon (1.500.000 ) çeşidi olduğu tahmin edilen, atmışdokuzbini (69.000 ) kayıtlı mantar türünü internette teşkil ettiğiniz bir sitede  anlatabilmek…

Mantarlar (Vikipedi, özgür ansiklopediden alıntıdır)



Önemli Uyarı: Vikipedi mantar maddeleri sadece bilgilendirme amaçlıdır. Buradaki bilgileri kullanarak mantar toplamayın. Zehirli ve yenilebilen mantarları birbirinden ayırt etmek bazen çok zor olduğundan yabani mantarlar sadece uzmanlar tarafından toplanmalıdır.






Mantarlar (Latince: fungus mantar, fungi mantarlar), çok hücreli ve tek hücreli olabilen ökaryotik canlıları kapsayan bir canlılar âlemi ve şapkalı mantarların tümüne halk arasında verilen genel addır.
Halk arasında kav mantarı, küf mantarı, maya mantarı, mildiyö mantarı, pas mantarı, puf mantarı, rastık mantarı, şapkalı mantar gibi çeşitli isimlerle anılan bütün mantarlar, mantarlar âlemi içerisinde incelenirler.
Dünya'nın her yerinde bulunurlar. Fazla nemli yerlerde daha çokturlar. Yeryüzünde 1,5 milyon kadar mantar türü olduğu düşünülmekte ise de günümüzde sadece 69.000 kadar türü tanımlanmıştır. Çoğu insan, mantarların bitki olduğunu düşünmektedir, ancak mantarlar bitki değildir. Çünkü, mantarlar kendi besinlerini üretemezler. Bu yüzden mantarlar üretici değil, ayrıştırıcıdırlar.

Tarihçe
Mantarlarla ilgili sistematik çalışmalar 250 yıllık bir geçmişe dayansa da bazılarının özellikleri yüzyıllardır bilinmektedir. Bira üretiminde, ekmek hamurunun kabartılmasında, şarap yapımında insanlık tarihinde hep kullanılmışlardır. Meksika ve Guatemalahalkları bazı halüsinojenik mantarları dinî ve mitolojik törenlerde kullanmışlardır. Yine bazı mantarlar Kuzey Amerika yerlileri ve Çinliler tarafından tıbbî amaçla kullanılmışlardır. Şapkalı mantarların ilk olarak Proterozoik Devir’de (4 milyar – 570 milyon yıl önce) ortaya çıktıkları düşünülüyor. İnsanların şapkalı mantarları kullanımıysa Paleolitik Devir'e (yontma taş devrine) kadar uzanır. Tarihsel kayıtlar, şapkalı mantarların pek de iyi niyetleri olmayan amaçlar için kullanıldıklarını ortaya koymaktadır. II. Claudius vePapa VII. Clement’in düşmanları tarafından zehirli bir mantar türü olan Amanita’yla zehirlendiği yazılmıştır. Bir efsaneye göre de Buddha, bir köylünün ona sunduğu toprak altında yetişen bir mantarı yediği için ölmüştür.
Üremeleri
Mantarlar eşeyli üreme ve eşeysiz üremeyle çoğalırlar. Her iki durumda da spor oluştururlar. Sporlar "humenium" adı verilen yapılarda meydana gelir. Eşeyli üremeleri iki haploid hücrenin birleşmesini içerir. Toprağa dökülen sporlar rüzgarla ya da böceklerle çevreye dağılır ve toprakta yıllarca yaşayabilir. Mantarlar nemli ortamlarda gelişirler, bu nedenle yağmurlardan sonra topraktaki sporlar çimlenerek mantarları oluştururlar. Tek hücreli mantarlar ise tomurcuklanarak çoğalabilirler. Suda yaşayanlarda eşeysiz üreme daha hareket organeli ( yani flagellum) bulunan zoosporlar ile olur.
Yaşam döngülerinde iki safha bulunmaktadır. Bunlar
·         Somatik safha: mantarın beslenme ve besinsel aktivitelerini yerine getirdiği safha,
·         Üreme safhası: sporların üretimi, somatik yapıların diğer üreme yapılarında kullanıldığı safha.
Üç değişik somatik yapı görülebilir. Bunlar;
·         Plasmodium ya da pseudoplasmodium denilen çok nukleuslu bir yapı,
·         Bir hücereden ibaret bir yapı,
·         Hifsi bir yapıdadırlar.
·         Hifler, renksiz, ince, uzun iplikler olup yan yana gelerek miselyum adı verilen dokuyu miselyumlarda tallus adı verilen yapıyı oluşturur...
Mantarların yaşam döngüsü her şekilde spor oluşumuyla sonuçlanan eşeyli ve eşeysiz üremeyi kapsamaktadır. Hem eşeyli hem eşeysiz üreme safhalarını içeren tüm yaşam döngüsü "holomorf" diye bilinir. Eşeysiz üreme sporları ve ilgili üreme yapılarının gözlendiği evre "anamorf" (imperfect) evredir. Eşeyli üreme yapılarının gözlendiği evre ise "telemorf" (perfect) evre adını alır.
Önemleri
Mantarlar insanlık tarihi açısından büyük öneme sahiptirler. Ekosistemin önemli parçalarıdır. Son iki milyar yıldır bitki ve hayvansal yapıları çürüttükleri bilinmektedir. Bu yapılardaki elementlerin serbest bırakılmaları mantarlar tarafından sağlanır. Orman ekosistemlerinde karbondioksit salınımı gerçekleştirmektedirler. Ayrıca toprağın yapısını bitki gelişimi için uygun hale getirirler. "Mikoriza" denilen ortaklıklar oluşturarak bitkilerin köklerine tutunurlar ve bitki köklerinden karbonhidrat alırlar, bu sırada bitkide mantarın hifleri yardımı ile topraktan su ve suda çözünen tuzları emer. Bazı eklembacaklı türlerinde "mycangium" denen yapılar olarak bulunurlar ve selüloz sindirimine yardımcı olurlar.

Mantarlar nemli olan her yerde yetişebilirler.
Alglerle birleşerek ekosistem için çok önemli olan likenleri oluştururlar. Bazı parazitik mantarlardan tarım zararlıları ve hastalıklarıyla biyolojik mücadelede yaralanılmaktadır. Bazı marketlerde "Collego" adıyla satılan ürün, yabancı otlarla mücadelede kullanılan Colletotrichum gloeosporoides türünden elde edilen bir mikoherbisitdir.
Gerçek mantarlardan olan mayalar, fırıncılık ve fermantasyon endüstrisinin temelini oluştururlar. Alkollü içki endüstrisinin temelini de mantarlar oluşturmaktadır. Bununla beraber, sitrik asidin endüstriyel olarak üretilmesinde ve bazı peynir tiplerinin hazırlanmasında da (rokufor, gorgonzola, kamembert gibi) kullanılırlar. Penisilin gibi birçok yararlı antibiyotiğin, thiamin, biyotin, riboflavin gibi bazı vitaminlerin;ergotamin, kortizon gibi önemli ilaçların kullanılmasında yine mantarlardan yaralanılmaktadır. Amilaz, pektolaz gibi enzimler; gibberellin gibi bazı hormonlar[7] da mantarlardan yararlanılarak üretilmektedir. Ayrıca genetik çalışmalarda kullanılan Neurospora cinsi yine bir mantardır.
Mantarlardan insanların çeşitli amaçlarla yararlandıkları cinslerden bazıları; fermantasyon yaparak alkollü içkilerin hazırlanmasında ve ekmekyapımında kullanılan Saccharomyces[5] türleri, antibiyotik eldesinde kullanılan Penicillium türleri ve ergot alkaloidlerinin elde edildiği Claviceps purpureadır[5][8].






Yetiştiriciliği

Ustilago maydis mantarı Şili gibi bazı ülkelerde mısır bitkisinde yetiştirilir ve gıda olarak kullanılır.
Avrupa, Amerika, Çin ve Japonya'da gıda olarak mantar yetiştirme bir endüstri halini almıştır. Çin'de mantar yetiştiriliciği 600 yıl öncesine kadar dayanır. Avrupa'da ise1650'li yıllarda Fransa'da kültür mantarı yetiştiriciliği başlamıştır. Şili gibi bazı Güney Amerika ülkelerinde Aztekler zamanından beri bilinen mısır rastığı (Ustilago maydis), bazı mısır tarlaları özellikle bu mantar ile enfekte edilerek üretimi yapılmakta ve yenilmektedir. Mantarlar gelişmek için; nem, sıcaklık, 4-7 arası pH, oksijen, az miktarda ışığa ihtiyaç duyarlar.
Zararları ve zehirlenme

Mantarlar bitkilerde çoğunlukla hastalığa neden olurlar.
Birçok yabani mantar doğadan toplanıp yenebilir ve çoğunun kültür türlerinden daha lezzetli olduğu söylenir. Fakat doğal yetişmiş mantarları toplayan kişi bu konuda uzman olmadığı takdirde zehirlenme ve ölümlerle karşılaşılabilir. Çünkü bazı mantarların çok küçük bir miktarı bile insanı öldürecek kadar zehirlidir. Zehirli mantarları zehirsizlerden ayırmak için genel bir kural yoktur.
Yenebilen ve zehirli, mantarlar yan yana yetişebilirler. Bazı yenebilen ve zehirli türler birbirine o kadar benzer ki bunu ancak bir mantarbilimci ayırt edebilir. Zehirli mantarların tadı yenebilen mantarlarınkinden farklı değildir. Etinin rengi, kokusu ve tadı ile bir mantarın zehirli olup olmadığı anlaşılamaz.
Mantarların insan ve hayvanlarda oluşturduğu hastalıklara genel anlamıyla "mikoz" denir. Tropikal ülkelerde mikozlar yaygındır. AIDS, kanser, şeker hastalıkları, organ nakli gibi durumlarda doğal veya yapay olarak bağışıklık sistemi baskılandığı için mantar enfeksiyonları ortaya çıkabilir. Mantar sporlarıhavaya karışarak insanda alerji ve astıma sebep olabilirler. Bitkilerde parazitik mantarlar hastalıklara neden olurlar. Bazı mantar türleri bitkiler üstünde yaşar ve besinini bitkilerden sağlar. Bitki öldüğündeyse kendi besinini üreterek yaşamını sürdürür. Özellikle tek cins ürüne dayalı tarımda (patates, pirinç gibi) büyük kayıplara yol açabilirler. Örneğin 1840'lı yıllarda İrlanda'da baş gösteren kıtlığa patates mildiyösü (Phytophthora infestans) neden olmuştur. Bu felaketten dolayı bir milyondan fazla insan ölmüştür. 1943'de iseBengaldeş'de Helminthosporium oryzae diye bilinen tür, pirinç ürününü yok ederek kıtlığa neden olmuştur.
Ayrıca, mantarlar hakkındaki yanlış inançlar da zehirlenme olaylarını arttırıcı etki yapar. Zehirli mantarları salyangozların yemediği, ağaçlarda yetişen mantarların zehirsiz olduğu, mantarı yoğurtla yemenin zehirlenmeyi önlediği, zehirli mantarların iç kısmının koparılınca mavileştiği ve kurutulmuş mantarların zehirlemediği gibi bilgiler yanlıştır. Bu bilgilere güvenerek mantar yemek kesinlikle doğru değildir.
Mantarlar, ılıman iklimlerde elbiselerin, kameraların, teleskopların, mikroskopların ve diğer optik malzemelerin küflenerek zarar görmesine neden olurlar. Petrol ürünleri, deri gibi organik maddeler de mantarların besin olarak kullandığı ürünlerdir. Çürükçül mantarlar aynı zamanda tomruk ve kerestelerin, ağaçtan yapılmış eşyaların çürüyerek kullanılamaz hale gelmesinden de sorumludurlar. Ayrıca evlerde, marketlerde besinleri bozarak milyarlarca dolarlık zarara neden olurlar. Gıdalarda oluşturdukları mikotoksinlerle toksik zehirlenmeler yol açabilirler. Özellikle okratoksinler ve aflatoksinler, böbreklerde ve karaciğerde hasarlara neden olurlar. "Çavdar mahmuzu" diye bilinen mantar, çavdarın ununa karışıp yenmesiyle ergotizm denilen hastalığa neden olmaktadır. Bu hastalık hayvanlarda ve insanlarda yavru düşüklüğüne neden olmakta ve ölümlerede yol açabilmektedir. Bazı mikotoksik mantarlar Vietnam ve Afganistan'da biyolojik silah olarak kullanılmıştır.
Su Mantarları
Suda yaşayan mantarlar eşeysiz olarak kamçılı zoosporlarla ve eşeyli üreme izogami, aniogami, oogami, gametagogami veya soma-togami ile olur.
 Sümüksü Mantarlar :
·         Myxomycetes
·         Labyrinthulales
Algsi Mantarlar :
·         Phycomycetes
·         Chytridales
·         Blastocladiales
·         Monoblepharidales
·         Hypochytriales
·         Saprolegniales
·         Peronoporales
Sınıflandırmaları

Mikroskobik bir mantarın hifleri ve sporları
Sınıflandırmada bitkiler âlemi içinde ele alınmaları bilim adamları arasında uzun yıllar tartışma konusu olmuştur. Her ne kadar Uluslararası Botanik Nomenklatür Kodunun kurallarına göre adlandırılıp sınıflandırılsa da, bitkilerden farklı bir âlem olarak ele alınmışlardır. İlk taksonomik gruplandırılma eşeysel sporlarına göre yapılmıştır. Günümüze kadar mantarlar, gamet, gametangia, sporokarp ve sporlarının özelliklerine, hayat döngülerindeki sitolojik ve morfolojik özelliklerine göre sınıflandırılmıştır.
Mantarlara ait ilk sınıflandırma Linnaeus tarafından yapılmıştır. "Species Plantarum" adlı kitabında mantarları Cryptogamia Fungi sınıfında toplamıştır. İlk modern mikolog ve mikolojinin kurucusu olan Antonio Micheli, mantarları 1719'da yayımladığı "Nova Genera Plantarum" adlı eserinden toplamıştır. Carl Woese (1981), sınıflandırmasını filogenetik kurallara göre yapılmıştır. Monofiletik grup olarak düşünülmüş olan mantarlar, artık üç farklı grup olarak düşünülmektedir. Bu sınıflandırma fungi olarak bilinen organizmaların birbirleriyle sıkı bir ilişki içinde olmadıklarını kabul eder. Buna gore mantarlar,
·         Âlem : Fungi
Bölüm : Chytridiomycota
Bölüm : Zygomycota
Bölüm : Ascomycota
Bölüm : Basidiomycota
·         Âlem : Stramenopila
Bölüm : Oomycota
Bölüm : Labyrinthulomycota
·         Âlem : Protista
Bölüm : Plasmodiophora
Bölüm : Dictyosteliomycota
Bölüm : Acrasiomycota
Bölüm : Myxomycota
Yenilebilen mantarlar

Önemli Uyarı: Vikipedi mantar maddeleri sadece bilgilendirme amaçlıdır. Buradaki bilgileri kullanarak mantar toplamayın. Zehirli ve yenilebilen mantarları birbirinden ayırt etmek bazen çok zor olduğundan yabani mantarlar sadece uzmanlar tarafından toplanmalıdır.
Ölümcül seviyede zehirli olan mantar türlerinin sayısı tüm mantar türlerinin sayısına oranlandığında oldukça azdır. Diğer zehirli mantarların bir kısmı ise pişirildiklerinde bu niteliklerini kaybetmektedir. Doğadan toplanan yenilebilen mantar türlerinin sayısı ise hiç de az değildir. Bu türlere ekonomik değerleri ve lezzetleriyle ile köylülerin bütçelerine ciddi katkılar sağlayan Morchella ( Kuzu Göbeği) Mantarları iyi bir örnek teşkil eder. Zehirli ve yenilebilen bazı mantar türlerinin ayırdedilmesindeki bazı zorluklar ve yaşanan ölüm olayları nedeniyle kültür mantarlarının yiyecek olarak tüketilmesi önerilmektedir. Mantarların yenilebilen bir türü olan parazitler bitkilerde de bulunur. Bu durumda ilişki tek yönlüdür. Bu parazit içine girdiği bitkiye anında bulaşır ve öldürür.
Yenilebilen mantar türleri
·         Agaricus campestris
·         Amanita caesarea
·         Armillaria mellea
·         Boletus badius
·         Boletus bovinus
·         Boletus edulis

Mycena interrupta

·         Boletus elegans
·         Boletus luteus
·         Cantharellus cibarius
·         Chroogomphus rutilus
·         Coprinus comatus
·         Craterellus cornucopioides


Boletus edulis

·         Fistulina hepatica
·         Hydnum coralloides
·         Hydnum repandum
·         Hygrophorus chrysodon
·         Lactarius deliciosus
·         Lactarius salmonicolor


Coprinus comatus

·         Lactarius volemus
·         Lepiota procera
·         Morchella conica var. deliciosa
·         Morchella esculanta var. rotunda
·         Phlegmacium variecolor
·         Pleurotus cornucopiae


Bir yer yıldızı - Geastrum saccatum

·         Pleurotus ostreatus
·         Polyporus squamosus
·         Polyporus sulphureus
·         Russula delica
·         Sparassis crispa
·          Tricholoma terreum

Morchella esculenta






Mikoloji(Vikipedi, özgür ansiklopediden alıntıdır)



Amanita pantherina


Amanita muscaria

Mikoloji veya Mantar bilimi ya da Mantarbilim, (Yunanca μύκης, "fungus", mantar), Botaniğin, mantarlara ilişkin bölümü. Mantarlar alemini, onların genetik, biyokimyasal ve taksonomi özelliklerini ve kullanım alanlarını inceleyen bilim dalıdır.
Mikolojiyle ilgilenen bilginlere mikolog ya da mikolojist denir.
İnsanlar çok eskiden beri mantarlarla ilgilenmişlerdir. Mantarların bazılarının yendiği, bazılarının tehlikeli olduğu biliniyordu. Mantarlara ilişkin ilk temel eser, 16.yüzyılın sonlarına doğru yayınlandı. 1729'da mantarların kendiliğinden değil de sporlardan oluştuğu, sporla çoğaldığı anlaşıldı; daha sonra bu alanda biyolojik incelemeler yapıldı, mantarların çoğalma süreçleri üzerinde duruldu. Böylece mantar bilimi alanında çok büyük bir ilerleme oldu ve yüz binden daha fazla mantar türü tanımlandı. Mantar bilimi çalışmalarının bazı ürünleri şunlardır:
Zehirli ve yenebilen mantarların tüm çeşitleri saptandı.Birçok deri ve iç organ hastalığı mantarlardan ileri gelir. Asalak mantarlar bitkilere büyük zarar vermektedir, ancak biramayaları gibi yararlı mantarlar da vardır ve antibiyotiklerin çoğu, mantarlardan elde edilmektedir.(Ör.Penisilin)
Mikoloji, önceleri mantarların bitkilerle akraba oldukları düşünüldüğü için botaniğin bir dalı olarak sayılıyordu. Daha sonraları yapılan genetik çalışmalarında mantarların hayvan ya da bitki olmadıkları anlaşılmıştır. Böylece mikoloji bir bilim olarak kabul görmüştür. İlk mikoloji derneği1896 yılında İngiltere'de kurulmuştur.
Günümüzde yapılan çalışmalarda, mayalar ve ökaryotik olarak Schizosaccharomyces pombe model organizma olarak kullanılmaktadır.
Çoğu mantar ürünü toksinler, antibiyotikler ya da diğer ikincil ürünleri içerebilir. Örneğin, dünyanın her yerinde yayılış gösteren Fusarium cinsive toksinleri ölümcüldür. Buna rağmen mantarlar, simbiyotik canlılar olarak ölü maddeleri tekrar doğaya kazandırmada, mikoriza oluşturmada (bitkilerle ortaklıkları) ya da karbon döngüsünde önemli rol oynayan likenleri oluşturmada önemlidirler.
Mantarlar, ekonomik ve sosyal olarak da hayvan ve bitkilerde oluşturdukları hastalıklar yönünden de oldukça önemlidirler.


Kavak mantarı(Vikipedi, özgür ansiklopediden alıntıdır)

Önemli Uyarı: Vikipedi mantar maddeleri sadece bilgilendirme amaçlıdır. Buradaki bilgileri kullanarak mantar toplamayın. Zehirli ve yenilebilen mantarları birbirinden ayırt etmek bazen çok zor olduğundan yabani mantarlar sadece uzmanlar tarafından toplanmalıdır.

Kavak mantarı
Kavak mantarı, Pleurotus ostreatus, yaygın bir yenilebilen mantar türüdür. İlk kez Almanya'da 1. Dünya Savaşı sırasında geçim sağlamak amacıyla ekimi yapılmıştır ve şu anda dünya çapında ticari bir besin olarak üretilmektedir. Ancak, ilk belgelenmiş ekim çalışmaları Kaufert tarafından yapılmıştır Pleurotus corticatus adıyla ilgili bazı kuşkular bulunmaktadır, ancak Kavak mantarı ekimi yaptığı konusunda bir şüphe yoktur. Benzer olarak ekilen "Başkavak mantarı"'na benzemektedir. Kavak mantarları ayrıca  sanayide ve diğer alanlarda mantarlama (Vücuttaki toksik etki gösteren bileşenleri mantar kullanarak temizleme yöntemi) amacıyla kullanılır. Kavak mantarı bir ilaç mantar olarak düşünülebilir, çünkü içerisinde statin türü bileşenler içermektedir bunlardan biri olan lovastatin kolestrolü düşürür.
Adı

Kavak mantarı
Latince tür adı ve yaygın adları mantarın gelişim yeri ve biçiminden esinlenerek verilmiştir.

Kavak mantarının alt bölüm ayrıntısı
Kavak mantarının geniş, istridyeye benzeyen bir baş bölümü vardır ortalama çapı 5 ile 25 cm arasında değişir, doğal örneklerinin renkleri beyazla gri veya meşe kabuğu rengiyle koyu kahverengi arasındadır;

Ağaç gövdesinde Kavak mantarları
Yiyecek olarak kullanımı

Kavak mantarı üretimi
Kavak mantarı sıklıkla Japon, Kore ve Çin mutfaklarında tat ve lezzet katması amacıyla kullanılır: sıklıkla kendiyle yapılan çorbasıyla sunulur. Kavak mantarı Kerala, Hindistan'da geniş bir bölgede yetiştirilir.
Kavak mantarı ve lovastatin
In vivo'nun araştırması Kavak mantarı tüketiminin kolestrol düzeyini düşürdüğünü belgelemiştir, çünkü bu mantar türü doğal olarak lovastatin içermektedir. Çalışmalar Kavak mantarının kuru ağırlığının %2.8'ine kadar lovastatiniçerdiğini göstermiştir.
Görüntüler











Hiç yorum yok:

Yorum Gönder